
Cydonia oblonga Mill.
Ayva
Eser tekniği
Kâğıt üzeri suluboya ve renkli kalem
Boyutları (boy x en cm):
21 x 17 cm
Kısımlar ve ölçek bilgileri
[A] Meyveli dal (x1)
Ressam
Sema NiğdeliAnadolu’nun bereketli bahçelerinde yüzyıllardır yetiştirilen ayva (Cydonia oblonga), yalnızca meyvesiyle değil halk arasındaki deyimleri, efsaneleri ve çeşitliliğiyle de kültürel bir zenginlik sunar. “Ayva yedik, yandık şimdi” gibi deyimlerde zor zamanları simgelerken birçok köyde kız istemeye giderken hediye edilmesi de bu meyvenin toplumsal değerine işaret eder. Farklı bölgelerde yetiştirilen yerel ayva çeşitleri arasında İç Ege ve Batı Anadolu’da ak ayva ya da ekmek ayvası, Orta Anadolu’da şeker ayvası, Güneydoğu’da ise iri meyveli formları olan bal ayvası bilinmektedir. Safranbolu’da deli ayva, Malatya çevresinde ise çekirdekli ve çekirdeksiz gibi yerel adlandırmalar halk arasında hâlâ kullanımdadır. Her bir yerel çeşit, tat, aroma, meyvenin etli dokusu ve saklama süresi açısından farklılık gösterir ve kuşaktan kuşağa aktarılan yerel bilgiyle şekillenir. Evliya Çelebi’nin İstanbul’un en kıymetli meyvelerinden biri olarak andığı ayva, Osmanlı saray mutfağında da özellikle et yemeklerinde önemli bir yere sahipti. Günümüzde de Anadolu’nun pek çok köyünde meyvesi ayrı, çekirdeği ayrı değerlendirilen ayva, hoşaf, komposto, reçel, jöle, pelte, perverde, sirke gibi geleneksel tatların yanı sıra kış sofralarının özel yemeklerinden ayva dolması ile de yaşamaya devam eder. Ayva yapraklarından yarma kullanılarak yapılan sarmalar ise Malatya’nın geleneksel bahar, yaz yemeklerindendir. Aşık Veysel’in ünlü türküsü “İstanbuldan ayva gelir nar gelir”i ya da anonim bir halk türküsü olan “Ayva çiçek açmış yaz mı gelecek” her kuşağın dilindedir. Böylece ayva, yalnızca bir meyve değil gıda, gelenek ve halk bilgisinin iç içe geçtiği kadim bir bitkisel miras olarak varlığını sürdürür.
Ressamın Anlatımıyla
Sema Niğdeli: “Çocukken okuduğum masallarda, bir masal vardı: ‘Gülen ayva ağlayan nar.’ Hani o meyve vardı ya, katıla katıla gülerken, sapsarı ve parlak görünüşüyle bütün dünyaya neşe saçan, işte o ayva olmalıydı. Gülen bir meyve, sanki yüzünden neşe eksik olmazdı. Yunan mitolojisinde de öyle bir yer edinmiştir ki Afrodit’in kutsal meyvesi olarak kabul edilir. O kadar zarif, o kadar iç açıcı bir meyve ki her haliyle güzellik ve mutluluğun simgesi olmalıydı.”