Ana sayfa/Sanal Sergi/Liquidambar orientalis Mill.
Liquidambar orientalis Mill.

Liquidambar orientalis Mill.

Günlük ağacı

Eser tekniği

Kâğıt üzeri suluboya

Boyutları (boy x en cm):

30 x 42 cm

Kısımlar ve ölçek bilgileri

[A] Habitus (1/120) [B] Gövde detay (1/4) [C] Genel görünüş (x1) [D] Sonbahar dalı (x1) [E] Kış tomurcuğu (x1) [F] Çiçek kurulu (x1) [G] Meyve (x2) [H] Erkek organ (x10) [I] Erkek çiçek (x3) [J] Dişi çiçek (x3) [K] Tohum (x5)

ASBA

Anadolu’da “sığla” adıyla da bilinen bu tür, hem kültürel hem ekonomik değeriyle öne çıkar. Gövde kabukları sıyrılarakelde edilen aromatik reçine, halk arasında “günlük”, ‘buhur’ ya da “sığla yağı” olarak adlandırılır. Bu balsamdan elde edilen merhemler yara iyileştirici olarak yüzyıllardır kullanıldığı gibi tütsüsü ve yağının geleneksel tıpta nefes açıcı, sakinleştirici kullanımları da kayıtlıdır. Osmanlı döneminde Mısır ve Avrupa’ya ihraç edilen sığla yağı, hem şifa kaynağı hem de kozmetik ve eczacılıkta kullanılan ticari ürün olarak değer kazanmıştır.

Sığla yağı eldesi sırasında ağaç kabuğundan ayrılarak toplanan küçük kabuk parçaları—“günlük kabuğu” olarak bilinir—kaynatılıp preslenerek kurutulur ve halk arasında tütsü/buhur malzemesi olarak değerlendirilir. Özellikle bebek beşiklerinin tütsülenmesinde, kiliselerdeki ayinlerde ve kötü enerjilere, nazara karşı koruyucu olarak kullanımı yaygındır. Günümüzde yalnızca Muğla çevresinde kalan dar yayılış alanında yetişen günlük ağacı, yöre halkı için hâlâ önemli bir geçim kaynağıdır. Köyceğiz ve Marmaris’de Orman İşletme Şeflikleri’nin denetiminde yağ üretimi yapılmaktadır.

Ressamın Anlatımıyla

Sevil Mehdi: “Yaşamayı seven hayatı önemseyen bir insansanız ve yaşadığım bu şehirde bir sabah yürüyüşüne çıksanız ya da gün içinde alışveriş için yola koyulsanız ya da bir turist gibi akşam yemeğine eğlencesine çıksanız, hiç beklenmedik bir anda caddelerde sokaklarda ya da meydanlarda bir koku ulaşabilir burnunuzdan ruhunuza.

Yaprakları titrek ve narin, gölgesi serin ve sığınılası, meyveleri mücevher gibi olan; yaralı bir ağacın kendi kendini iyileştirme çabasıyla oluşturduğu merhemin kokusudur ruhunuza dokunan. Üstelik onun tek yarısı gövdesinde değildir, binlerce yıldır yurt edindiği topraklarda yok oluşu yaşıyordur. İşte bu yüzden burnumuza gelen koku biraz da bu toprakların kokusudur ve ruhumuza dokunması boşuna değildir.

Oysa onun bu hüzünlü hikayesi daima arka plandadır; o size renkleriyle, dokusuyla, duruşuyla sımsıcak bir neşe hissettirir. Dedim ya hayatı ve canlılığı seviyorsanız ona kayıtsız kalamazsınız. İşte budur benim onun resmini yapmayı tercih etme hikayem.”

Floral decoration